- istemeye istemeye
- елап-сыкрап
Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.
Türkçe-Tatarca sözlük. 2013.
kalkmak — nsz, ar 1) Gitmek üzere yerinden ayrılmak Niye kalktınız, biraz daha otursaydınız. 2) den Oturma durumundan dik duruma gelmek, doğrulmak Annem yerinden kalktı, yanıma geldi, bir kolunu uzatarak omzuna doladı. H. Z. Uşaklıgil 3) den Uyanarak… … Çağatay Osmanlı Sözlük
kerhen — zf., esk., Ar. kerhen 1) Tiksinerek, iğrenerek 2) İstemeyerek, istemeye istemeye, gönülsüz olarak … Çağatay Osmanlı Sözlük
yarım ağız — zf. İstemeye istemeye, isteksizce Kabule yarım ağızla olsa da Dündar Bey de katılmıştı. T. Buğra … Çağatay Osmanlı Sözlük
zoraki — sf., Far. zūr + Yun. 1) İstemeyerek yapılan Sinirli ve zoraki bir gülüşle güldü. H. Taner 2) zf. İstemeye istemeye, istemeyerek, zorla Pek çok okuyucum bunu zoraki okumuştur. B. Felek … Çağatay Osmanlı Sözlük
ayakları geri geri gitmek — bir yere gönülsüz, istemeye istemeye gitmek … Çağatay Osmanlı Sözlük
gözü (veya gözleri) kaymak (veya kaçmak) — 1) gözünde hafifçe şaşılık bulunmak 2) istemeyerek bakıvermek İstemeye istemeye gözleri lokantacıya kaçtı. Ö. Seyfettin 3) bayılmak sırasında gözünün akı çoğalmak … Çağatay Osmanlı Sözlük
eğilim — is. 1) Bir şeyi sevmeye, istemeye veya yapmaya içten yönelme, meyil, temayül İnsanoğlunun, yaradılıştan medeniliğe eğilimi vardır. N. Ataç 2) Para piyasalarında zamanla oluşan değişim, alım satım işlemleriyle ilgili iniş çıkış seyri … Çağatay Osmanlı Sözlük
krediaçan — is. Sağladığı bir kredi, mal veya hizmet karşılığında bir para ödenmesini veya bir yükümlülüğün yerine getirilmesini istemeye hakkı olan taraf, kreditör … Çağatay Osmanlı Sözlük
nefret — is., Ar. nefret 1) Bir kimsenin kötülüğünü, mutsuzluğunu istemeye yönelik duygu 2) Tiksinme, tiksinti Şimdi bu satırlarımı hiddetle, nefretle, iç bulantısı ile yazıyorum. A. Gündüz Atasözü, Deyim ve Birleşik Fiiller nefret duymak nefret etmek… … Çağatay Osmanlı Sözlük
rücu hakkı — is., huk. Bir kimsenin alacaklısına ödediği şeyi diğer birinden istemeye hakkı olması durumu Devletin sorumlu olan ilgili görevliye rücu hakkı saklıdır. Anayasa … Çağatay Osmanlı Sözlük
çizmeden yukarı çıkmak — bilmediği, aklının ermediği, yetkisi dışındaki bir işe karışmak Daha çoğunu istemeye kalkarsa iş değişir o zaman; buna çizmeden yukarı çıkmak denir, herkes haddini bilmeli. M. C. Anday … Çağatay Osmanlı Sözlük